Powered By Blogger

28 Mar 2010

Ali Sami Yen'de Pınarbaşı...


Beklediğim gibi çok ilginç bir maç oldu. Önceki derbiler gibi kavga kokan hareketler yoktu. Tabi ki futbolun içinde olan doğal 'çirkinlikler' de olmadı değil. Ancak derbinin benim adıma en şaşırtıcı ve güzel yanıysa Cüneyt Çakır'ın yönettiği bir derbide hiç kırmızı kartın olmaması ve minimal düzeyde sarı kart çıkmasıydı.
Derbi havasına Türk Halkı bu maçta giremedi. Nedeni Ali Sami Yen'de olduğundan mıdır yoksa başka bir nedenden mi bilmiyorum. Ama aslına bakacak olursak buna hiç de üzülmedim. Yoksa millet olarak gergin ortamlarda soğuk kanlı olmayı mı öğrendik? Sanırım bunun nedeni Özhan Başkanı yakın zamanda kaybetmenin verdiği hüzün. Böylesine ağır bir hüzünün ardından böyle bir güzelliğin yaşanması sevindici ancak ironik..
Bütün açılardan derbiyi inceleyecek olursak çok önemli ve kaybedenin bir anlamda lige belli ölçüde havlu atması anlamına gelecekti. Ki öyle olmayacak, bu ligde Galatasaray'ın hala şansı var
Dikkatimi çeken bir diğer unsur Selçuk gol attıktan sonra Fenerbahçe taraftarının Pınarbaşı marşının biz ekran başındakilerin kulaklarına kadar gelmesiydi. Öylesine şok olan ev sahibi taraftar hıncını maçın geri kalan kısmında Leo Franco'dan çıkarması da oldukça üzücüydü. Gerçekten kalecileri zor durumda bırakan bir pozisyondu. BKZ: Ümit Karanın derbide uzaktan Rüştü'ye attığı gol.
Selçuk için de ayrı bir paragraf açmak istiyorum. Oynadığı hırslı futbolu bir de gol ile süsledi. Uzun süredir bir Fenerbahçe önliberosundan görmediğimiz bir performanstı.
Uzun lafın kısası neticede bu sadece kazananın bir avantaj yakalayacağı bir maçtı. Her ne kadar Fenerbahçe kazansa da kendi ümidini arttırmaktan çok Galatasarayın umutlarını azalttı.
Kim bilir kim şampiyon olur bunu bilemeyiz ama umudumuz her maçın bu kadar sakin geçmesi..

Hiç yorum yok: